Adnan Örnek ile duran kalbimiz, Mustafa Er'in yaptığı kalp masajı ile tekrar atmaya başladı desem abartmış olmam herhalde.
Gençlerbirliği maçından sonra hayatımın en kötü bir haftasını geçirdim. Bu süreçte günlük uyku ortalamam 3 saat.
Trabzonspor maçından sonra ki üç günde uyanık kaldığım zaman dilimlerinde gözümden yaşların süzülmediği tek bir saat bile olmamıştır.
Maçtan önce futbolcular için hazırlanan videoyu ve Mustafa Er'in maçtan önceki konuşmasını en az 20'şer kez izledim.
Allah'a çok şükür ki ligde kaldık.
Ama artık gerçek hayata dönüm bundan sonra 'Ne yapılmalı'yı konuşmaya başlamamız gerekiyor.
Önümüzde iki seçenek var.
Bunlardan ilki, başarısız olursam sezon sonunda bırakırım diyen başkan Ali Ay hemen kongre kararı alıp, 15 gün içinde olağanüstü genel kurul yapacak.
İkincisi ise ben görevimin başındayım, kongre mongre yok diyecek.
Öncelikle bu durumun bir an evvel netleşmesi, suların durulması, güven ortamının en kısa sürede sağlanması gerekiyor.
Uykusuz geçirdiğim zaman dilimlerinde çokça düşünme fırsatım oldu. Benim şahsım adıma illa kongre olsun diye bir beklentim yok.
Geçtiğimiz yıllarda da gördük ki her gelen maalesef gideni arattı. Bizim yeni yönetime değil, iyi yönetilmeye ihtiyacımız var.
Size şöyle sorayım...
2014'te istifaya zorlanan Erkan Körüstan ve Daum görevlerinde kalsa hem finansal hem de sportif olarak mevcut durumdan daha kötü olur muyduk?
Bence olmazdık...
Daha iyi olur muyduk? Olma ihtimalimiz epey yüksek.
Maç sonu açıklamalarından anladığım kadarıyla Ali Ay'ın istifa gibi bir düşüncesi yok.
Son gelen bilgilere göre de Alman bir teknik direktör ile prensipte anlaştığı, basında ismi geçen Prosinecki'nin bu Alman teknik adamın alternatifi olduğu, 3 yabancı oyuncuyla da söz kesildiği söyleniyor.
Ali Ay eğer gerçekten devam edecekse bizi tekrar kendine inandırmak için harekete geçmeli. Kimseyi suçlamadan, geçmişe takılı kalmadan ama ders çıkararak Bursaspor'a hızlıca bir yol haritası çizilmesi, bunun da insanlara tane tane anlatılması gerekiyor.
Yarın, iki gün sonra, önümüzdeki hafta değil... hemen şimdi.
Zaman aleyhimize işliyor.