Levent Batur'un bugünkü köşe yazısı.
Yapımına başlandığı günden itibaren mali açıdan kurtarıcı olarak görülen yeni stadın loca satışı ve bir miktar hasılat artışı dışında henüz Bursaspor'a yarattığı bir gelir yok. Stat isim sponsorluğu en fazla beklentilerin olduğu alandı. Bugüne kadar net bir gelişme olmadı. Sadece genel kurullarda milyon Euro'ların havada uçuştuğu fonlardan, sponsorlardan söz edip kongre üyelerine çiftlikbank muamelesi çeken, en iyimser tabirle hayalperestler oluyor, arkası gelmiyor.Aktifbank'ın son yayınladığı ekolig raporunda, İngiliz Premier Lig takımlarının stadyum isim sponsorluğu potansiyel değerleri araştırmasına yer verilmiş, dünyanın en çok izlenen liginde altı büyükler dışındaki takımların 300 bin sterlin ile 6 milyon sterlin arsında sıralanan öngörülen değerleri var.
Ülkemizde böyle bir çalışma yok. Stadımızın sponsorluğun temel ilkesi olan her iki tarafın da çıkar sağlayacağı bir anlaşmada değerinin ne olduğunu bilmiyoruz. Ülkemizdeki sponsorluklar daha çok, sosyal proje, belirli baskılarla yapılan hibe ya da kerhen desteklerle gerçekleşiyor.
Profesyonel bakışla taraftarın kulübe bağlılığından yaratacağı faydaya bedel ödeyen sponsor için taraftarın sayısal büyüklüğü de çok önemli. Bu nedenle çocuklar ve kadınlara yönelik taraftar kazanma çalışmalarına öncelik vermeliyiz. Maçlarımızda stadın ancak yarısını doldurabiliyoruz. Kalan bölümleri sembolik bedellerle çocuklar ve kadınlara açarak bir nevi pozitif ayrımcılığın uzun vadede yaratacağı fayda ve gelir etkisi büyük olacaktır.
Kaynak: Bursa Hakimiyet