Cevdet Altınel'in bugünkü köşe yazısı.
Bursaspor için Göztepe maçının güzel tarafı kaybetmeme serisinin devam etmesi oldu.
2 puan kayıp mı? 1 puan kazanç mı? bence kazanç…
Hava güzel, tribünlerdeki coşku mükemmeldi.
Ama ilk 45 dakikadaki oyun uyku verici cinstendi.
Sondan başlayalım.
Bursaspor’un en büyük handikapı yedek kulübesinin zayıflığı.
Paul Le Guen 90 dakikayı tek oyuncu değişikliğiyle tamamladı.
Bu da Fransız teknik adamın 5-6 isime “artık Bursaspor’da miladınız doldu, gidin” mesajıydı.
11 haftada 14-15 oyuncuyla yürüyen bir sistem vardı. Bunlardan iskeleti oluşturan Titi, Agu ve Aziz’in olmaması ister istemez çarkların dişlerini bozdu.
Faty ve Sinan’dan zaten çok ekstra bir performans beklenemezdi. Her iki takıma gelip giden bu karşılaşmanın da hakkı bereberlikti. Ama Harun Tekin
Allah nazardan saklasın, böyle giderse ona Premier Lig kapıları bile açılır. Kasımpaşa maçında olduğu gibi Göztepe karşılaşmasında da alınan 1 puanın mimarıydı... Çile yolu! Bursa futbol şehri...Bursa Büyükşehir Stadı görkemli yapısı ile dikkat çekse de eksikleri hala giderilmiş değil. Tribün gelirleri dışında ekonomik anlamda kulübe katma değer yaratma konusunda çalışmalar sürüyor. Bu farklı mesele. Ben taraftarın yaşadığı çileden bahsedeceğim. “Hep tribünler neden dolmuyor?” diye hayıflanıyorduk. Takımda yeni yapılanma ve iyi futbol ile birlikte ilk 6 maçta ortalama 22 bin seyirciye ulaşıldı. Gelin görün ki maça gitmek ve çıkmak ayrı bir dert. 7’den 77’ye binlerce insan trafiğin aktığı yoldan takımlarına destek vermek için stada ulaşmaya çalışıyor. Maç bitimin de bu kez daha yoğun bir şekilde evlerine gitmeye...Hakikaten felaket. Stadın hemen yanına yapılan hastane bittiğinde nasıl bir görüntü ortaya çıkacak varın siz düşünün... O yüzden kış kapıda, ilgililerin ivedilikle bu konuya bir çözüm bulması gerekiyor. Metro istasyonu ile stat arasında ki arazi kamulaştırılıp iyi bir şekilde düzenlenirse bu çile ortadan kalkar. Daha önce yazdığım, “Timsah Yolu” projesi hayata geçirilirse stadın güzelliğine güzellik katar.