Olay gazetesi yazarlarının Osmanlıspor maçı değerlendirmeleri
Kembo'yu kampa al hocam
Galibiyet hasreti çeken Bursaspor'u Osmanlıspor karşısında ne kaçan penaltı, ne yenen gol, ne de kırmızı kart durdurabildi.
Batalla penaltıda Karcemarskars'ı geçemedi, 23'de Doukara'nın golü şok etkisi yarattı. Pes etmeyen Timsah önce Stancu'yla beraberliği yakaladı, ardından Agu ve Aziz'le 3 puana ulaştı.
62'de Kembo yeşil beyazlıları 10 kişi bıraktı.
Belki penaltı kaçırdık, belki yenik duruma düştük, belki 28 dakika 10 kişi mücadele ettik fakat şu maçı da sonuna kadar hakettik ve kazandık.
Kayserispor maçında ruhsuz bir takım vardı, dün de pes etmeyen bir Bursaspor sahadaydı.
İki fotoğraf var gözümün önünde.
Batalla bir lider olarak Jires Kembo'yu kırmızı kart görmeden önce kendine getirmek için 'hadi koş' diye kaç defa uyardı?
Peki, 80. dakikada oyundan çıkmak için yere yatan Barış'ı kollarından tuturak 'Kalk ayağa, mücadele devam' diyenler kimdi?
Sahada böyle inanan futbolcu varsa kazanırsın. Hem de ister penaltı kaçır, ister eksik oyna.
STANCU'YA SAYGI DUYUYORUM
Hoca zorunluluktan değişik işler yaptı bu maçta.
3-5-2 veya 5-3-2, ligin en zayıf takımı olan Osmanlıspor'a karşı tutar fakat kaliteli ayakları olan bir ekibe karşı bana göre sıkıntı yaratır.
Hocanın da bunda çok ısrar edeceğini düşünmüyorum.
Bazı oyuncuların mücadele gücünün yüksekliği eksiklikleri ortadan kaldırdı.
Stancu'yu çok tutmam. Bu takımın forveti olmadığına inansam da mücadelesine sonuna kadar saygı duyuyorum.
Bugünlerde Fernandao ve birçok golcü ismi gündemde yer alırken ve bizzat kulübün başkanı tarafından dillendirilmişken bunu yapıyorsa alkışlarım.
KEMBO'YU KAMPA AL HOCAM
Agu nihayet ortaya çıktı.
Bugüne kadar görmediğimiz özelliklerini sergiledi.
Ertuğrul Ersoy da hiç yabancılık çekmedi. Aynen böyle devam Ertuğrul.
Sen oyna, küsme, başka işlere girme, herkes hakkını verir.
Titi'den, Ekong'dan birşeyler öğrendiğini gösterdi.
Jires Kembo'nun kırmızı kartı bana göre ağır.
Paul Le Guen'e bir tavsiyem var. Kembo şimdi 15 gün yok.
Sayın hocam... Alın bence bir an önce onu kampa. Çıkarmayın Özlüce'den dışarı.
Çünkü hala hazır değil.
62 dakika sahada kaldı yine geri dönmelerde ciddi sıkıntı yaşadı.
Fırsat bu fırsattır haberiniz olsun.
Beytullah Süat
*****
Yeter ki, kafaları karışmasın!
Osmanlıspor karşısında, bu kez dersine iyi çalışmış, öğrencilerini de iyi çalıştırmış olacak ki, 3-5-2 ya da 5-3-2 tuttu…
Hepimizin gördüğü; yani 4-1-4-1’de takımın 60. dakikadan sonra yorulduğu, kulübede yeterli seviyede alternatif olmadığı gerçeğini, muhakkak rakipler de görüyordu, taktiğini ona göre belirliyordu…
Aynı Osmanlıspor ve hocası İrfan Buz gibi…
Paul Le Guen’in beklenmeyen “B” planı, tutmayabilirdi de…
Belki göze hoş da gelmemiş olabilir…
Benim vurgulamak istediğim konu, adamın sürekli bir arayış içinde olması…
Israrla, elindeki malzemeden neler üretebileceğini deniyor… Gelişime ve değişime kapalı bazı yerli teknik adamlara inadına yapar gibi…
Geçen sezon Bursaspor’u o hale getirenlere bir bakın, daha iyi anlayacaksınız ne dediğimi…
Pablo, penaltıyı kaçırmasına rağmen sahanın en iyisiydi… Ertuğrul ilk kez oynamasına rağmen sırıtmadı… Belki bu sistemde daha verimli olacaktır…
Barış ve Aziz’in omuzlarına bir kat daha yük biniyor fakat, oyuna ve skora katkıları artıyor…
Bir de, sadece sistem değil duran top konusunda da takım dersine iyi çalışmış… Defansta olduğu kadar hücumda da faydalarını gördük…
Penaltı pozisyonu, Stancu’nun attığı golü sayabilirim…
En önemlisi de şu; Bursaspor’un artık sadece “A” planı yok. “B” ve “C” planı da mevcut… Bakarsınız yarın “D” planı da olabilir…
Yeter ki, oyuncuların kafası karışmasın… Yoksa arzulanan bu…
Orhan Güney
*****
Ayağına sağlık Aziz'im
Son iki haftada alınan Galatasaray ve Kayseri yenilgileriyle bozulan morallerin düzelmesi ve yeni bir seri başlangıcı açısından Osmanlıspor mücadelesi hayati önem taşıyordu.
2 yıl sonra Bursa'ya gelen Cüneyt Çakır Atatürk Stadı'nda Jorquera'yı atmıştı dün gece de Jires Kembo'ya kırmızı kartını çıkardı. Önümüzdeki haftaki derbinin muhtemel adayı Çakır bu kararıyla tribünden yoğun tepki aldı.
Haftanın ilk günü olmasına rağmen 17 bini aşkın taraftarın tribüne gelmesi önemliydi.
Hepsinden önemlisi de Paul Le Guen'in Bursaspor'da ilk kez 3'lü defansa dönmesiydi. Harun Tekin'in önündeki üçlü Ertuğrul, Ekong ve Titi'nin çok iyi bir maç çıkardığını belirtelim. Ekong yenen golde Doukara'yı kaçırsa da arkadaşlarıyla birlikte topu oyuna iyi sokup görevini yaptı.
İki kanattan Barış'ın fazla ileri çıkamadığı maçta özellikle Aziz Behich zaman zaman yaptığı bindirmelerle Osmanlı'nın gardını düşürmekle kalmadı 75. dakikada Batalla'nın pasında attığı nefis golle maçı da bitiren isim oldu.
Henüz 7. dakikada Titi'nin yerde kalmasıyla kazanılan penaltıyı kaçıran Batalla, Agu ve Aziz'e yaptığı asistlerle maçın kazanılmasında önemli rol oynadı.
Badu'nun yokluğunda orta alanda Jorquera ile birlikte görev alan Mikel Agu, Bursaspor'daki en iyi futbolunu oynarken, Stancu'nun beraberlik golünde topu kafayla arkaya indirişi ve attığı gol de güzeldi.
İleri uçta görev yapan Stancu attığı golün dışında sahada basmadık yer bırakmayarak bu takımın vazgeçilmez bir parçası olduğunu gösterdi.
Jires Kembo'nun tutuk başladığı maçta kafasını yere eğen Numan'ı görmeden yaptığı hareket sonrası kırmızı kart görmesi Bursaspor adına işleri zora sokarken, Le Guen'in Delarge hamlesi sahaya olumlu yansıdı. Aziz'in attığı golle birlikte tribündeki taraftar da coşup sahada savaşan takımına daha fazla destek verince muhtemel kabus dakikaları büyük bir keyfe dönüşüverdi. Sevinçten çılgına dönen Aziz Behich'in hayat öpücüğü olan golüyle bu sezon üzerindeki tutukluğu atması en büyük temennimiz.
10 kişiyle dirençli bir futbol sergileyen, savaşan ve rakibine neredeyse pozisyon vermeyen Bursaspor geride kalan 8 haftayı 4 galibiyet ve 4 yenilgiyle 12 puanla kapatarak kendini üst gruba atmış oldu.
Sivas deplasmanı ve Antalya iç saha maçlarından alınacak iki galibiyet bu şehri yeniden havaya sokmaya yetecektir.
Zor şatlar altında kurulan ve kısıtlı imkanlara rağmen iyi mücadele eden bu takım desteği fazlasıyla hak ediyor.
Erdal Akçay
*****
Hırs istek üst düzeyde
Bursaspor, Osmanlıspor karşısında çok önemli bir galibiyete imza attı...
Ya yukarısı yakalanacaktı, ya da alt sıralarda kabus dolu günler bizi bekleyecekti.
Süper Lig’de 7 haftalık periyotta 3 galibiyete karşın 4 mağlubiyet yeşil beyazlılara hiç yakışmıyordu.
Çünkü bu kadro kalitesine karşın alınan mağlubiyetler bence ters orantılı...
Dün Bursaspor’un tecrübeli teknik adamı Paul Le Guen, Badu’nun sakatlığı nedeniye sistem değişikliğine gitti.
Yeşil beyazlılar, sahaya 3-5-2 sistemiyle çıkarken herkes şaşkına döndü.
Bir hafta içinde oyuncularını bu sisteme göre hazırlayan Fransız teknik adamın istediğini aldığını söyleyemem.
Oyuncuların bu sisteme adapte olamadığı hatta bocaladığı gözlendi.
Badu’nun yerine Jorquera, Delarge’ın yerine ise Ertuğrul Ersoy forma giydi.
Delarge yedek soyununca Paul Le Guen’in kulübede hamle yapma şansı yükseldi.
Delarge veya Kembo yedek bırakıldığında Bursaspor’un daha rahat maç kazanabileceğini söyleyebilirim.
Daha maçın başında kazanılan penaltı atışında Bursaspor’un yıldız oyuncusu Pablo Martin Batalla kaleci Karcemarkas’ı geçemedi.
1-0 yenik duruma düşmemize rağmen arka arkaya atılan gollerle devreye 2-1 önde girmek Bursasporlu oyunculara büyük moral kazandırdı.
Gollerin duran toplardan geldiğini belirtmek lazım.
Hatta penaltı da duran top organizasyonuyla geldi.
İdmanlarda demek ki iyi çalışıyorlar.
62. dakikada Kembo’nun kırmızı kart gördüğü pozisyonda maçın hakemi Cüneyt Çakır’ın çok ağır karar verdiğini düşünüyorum. Kembo ayağını kaldırıyor ama Numan kafayı bilinçli sokuyor. Bunu pas geçmemesi lazımdı Cüneyt Çakır’ın.
Bursaspor’un 10 kişi kalmasına karşın Aziz Behich ile attığı 3. gol harikaydı.
Barış’ın Delarge’ı görmesi onun pası Pablo Martin Batalla’ya aktarması ve Aziz Behich’in gerilerden gelerek zımba gibi attığı gol jeneriklikti.
Bu takım alkışı hak ediyor ama bir parantez de çok eleştirilen Bondan Stancu’ya açmak lazım.
Takipçiliğiyle attığı golün yanı sıra 90 dakika iyi pres yapıp rakip defansı fazlasıyla rahatsız etti.
Agu ile birlikte maçın yıldızıydılar.
Erkan Sağlık
*****
Penaltının yanında kırmızı da olmalıydı
Bursaspor maça iyi başladı. Daha 6. dakikada kazandığı penaltıyla öne geçme şansı yakaladı lakin Batalla’yla bu şansı değerlendiremedi.
Kısa bir süre sonra da golü kendi kalesinde görmesine rağmen oyundan düşmemesi, maça sonuna kadar galibiyeti kovalaması, Bursaspor adına günün en karlı tarafıydı.
İlk defa uyguladığı 3-5-2 ve 5-3-2 sisteminde oyuncuların disiplinden kopmaması, verilen görevi layıkıyla yerine getirmesi galibiyeti getirdi.
Bu galibiyette haneye 3 puan yazılacak ama bence 3 puanda daha fazla öneme sahipti…
Osmanlıspor oyunu çirkinleştirmeden, futbol oynamaya çalışan bir ekip… Golü bulmalarına rağmen geriye yaslanıp kapanmadılar, ikinci golü aradılar. Ligdeki konumlarına baktığımızda da bu oyun anlayışında haklı olduğunu söyleyebiliriz. Osmanlıspor Teknik Direktörü İrfan Buz için farklı bir anlam içeriyordu. Ancak takımının konumu hiç de iç acıcı gözükmüyor. Umarım en kısa sürede toparlanırlar.
Hakem Cüneyt Çakır, dünya markası… UEFA ve FIFA’nın gözbebeği. Zorluk derecesi yüksek ne kadar maç varsa gönderdiği bir hakem. Bunlardan biri de en son yönettiği Portekiz-İsviçre maçıydı. Kendisini alkışlıyoruz. Akşamki mücadelenin de 6. dakikasında Bursaspor lehine verdiği penaltı kararı tartışmasız doğru. Ancak, değişen bariz gol şansı kriterlerine göre bu penaltıda Osmanlıspor oyuncusu Numan’a kırmızı kart göstermeliydi. Çünkü, Numan, rakibi Titi’yi ceza alanı içinde tutarak, çekerek durdurdu. Bu pozisyonda top için bir mücadele yoktu. Olay ceza alanı içinde oluştu. Dolayısıyla verilecek karar penaltı ve Numan’a kırmızı kart olmalıydı. Ama Cüneyt Çakır penaltıyı verdi, kırmızıyı çıkarmadı. Onun klasına hiç yakışmadı.
Çakır’ı kutlayacağımız önemli bir konu da; sporcu sağlığını önde tutarak tüm sarı kartlarını doğru kullanmasıydı. Fakat, Koray’ın 54. dakikada Kembo’ya hareketinin karşılığı mutlak sarı kart olmalıydı faul bile vermedi. 61. dakikada Kembo’nun orta alanda Numan’a yapmış olduğu hareketin karşılığı çıkan kırmızı kart her ne kadar Numan kafayı sokuyor gibi gözükse de doğru bir kırmızıydı. Çünkü, Kembo’nun ayağı kafa hizasındaki topa kalktı, bacağı hiç kırmadı, rakibin sağlığını tehdit eden sakatlayıcı, yaralayıcı bir hareketti…
Mustafa Çulcu