Kar / zarar

Tarık Tarım'ın bugünkü köşe yazısı.

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.bursasporum.com

Midemi bulandıran olaylar var.

Adanaspor maçının ardından yardımcı antrenör Fuat Buruk’un; “Bu şekilde gitmeyeceğini biz de biliyoruz. Gitmesini de istemiyoruz” cümlesi olsun,

Hamza Hoca’nın Trabzonspor mağlubiyeti sonrası; “Bize güvenen ve beraber yola çıktığımız insanlar var. Onlara saygımdan susuyorum. Yoksa kararımı çoktan vermiş durumdayım.” cümleleri ve,

Başkan Ali Ay’ın; “Prosinecki ismini 15 gün önce bir arkadaşım önerdi. Bende araştırmaya başladım” cümlelerini alt alta getirip okuduğumuzda ortaya çıkan:

1- Gençlerbirliği maçı sonrası istifa eden Hamza Hoca’nın ikna edilmesine rağmen kafasında Bursaspor’u sildiği,

2- Trabzonspor mağlubiyeti sonrası bunu ikinciye dillendirdiği,

3- Fuat Hoca’nın açıklamalarına göre Adanaspor maçına sadece kontrattaki maddelere bağlı olarak teknik heyetin çıkmak zorunda olduğunu,

4- İstifa eden hocasını ikna edip birlik beraberlik mesajları vermesine rağmen Başkan Ali Ay’ın kamp döneminde teknik direktör Robert Prosinecki ile ilgili araştırmalar yapıyor olup, Hamza Hoca’nın takımda kalmayacağını bilmesi.

Gelelim bu ortaya çıkan sonuçların Bursaspor’a faturasına:

1- Avrupa Kupaları’na giden en kestirme yol Ziraat Türkiye Kupası’nda 2 alt ligden takımlı gruptan son maç öncesi çıkma ihtimalini kaybederek yaşanılan maddi manevi zarar,

2- Gençlerbirliği maçının ardından kafasında Bursaspor’u bitirmesine rağmen, tüm şiddetli protestolara göğüs gerip Hamza Hoca ile yola devam edilip Trabzonspor ve Adanaspor mağlubiyetleriyle yaşanan maddi, manevi ve puan kayıpları,

3- Sonuna kadar arkasındayız dediğiniz bir hocanız görevde iken yeni teknik direktör arayışları içerisinde olmanın etik sonuçları.

Peki bu zararları kim karşılaşayacak?

Hamza Hoca’nın arkasında duran yönetim mi, kontratlı bir çalışan olmasına rağmen sadece mesai doldurmaya devam eden teknik heyet mi, yoksa protesto eden taraftarlar mı?

En büyük suçlunun yönetim olduğu aşikar.

Bunu telafi etmenin tek bir yolu var, sportif başarı !!!

Yeni teknik direktör konusuna baktığımızda Robert Prosinecki doğru bir tercih olarak görünüyor. Hele ki İstanbul basını ve tescilli Bursaspor düşmanı yorumcuların söylediklerine bakarsak Prosinecki Bursaspor’un aradığı kan.

Disiplinli olması, sahada kaostan ziyade bir taktik formatla takımını yönetmesi, çalıştırdığı takımlarda adele sakatlığı yaşanmaması (ki bu antrenman metodlarının doğruluğunu gösterir) ve Azerbaycan milli takımına saygı duyulacak bir ivme yakalatması Hırvat teknik adamın doğru tercih olacağına işaretler.

En kısa sürede bu sorun çözüldüğü takdirde 16 final maçımız var. Bu maçlar arasında da en kritik düzeydeki 4 maçlık periyoda giriyoruz. Bu maçların 3’ü deplasman 1’i iç sahada. Bu 4 maçlık takvimde Bursaspor’un lig sonunda yer alacağı basamak aşağı yukarı belirleyici olacaktır.

Kaynak: Bursa Haber Gazetesi